Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Programı, TED Üniversitesi'nin eğitim prensipleri doğrultusunda etkileşimli bir eğitim stratejisi benimsemiştir. Bu yaklaşım, öğrencileri pasif dinleyiciler olarak konumlayan eğitim ve öğrenim süreçlerinin dönüşümünü gerektirir. Öğrenciyle karşılıklı iletişim kanallarını çeşitlendiren teknikler kullanılarak derse aktif katılımının en üst düzeye çıkartılması hedeflenmektedir. Öğrencilerin eğitim sürecine aktif olarak katılmaları, onları yalnızca gelecekteki kariyerlerine daha iyi hazırlamak açısından değil, her alanda katılımcı, yaratıcı ve eleştirel olmalarını sağlamak açısından önemlidir.
Programımızda eğitim gören öğrencilere, temel Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler derslerini tamamlarken, aynı zamanda akademik danışmanlarının rehberliğinde, ilgi alanları ve kariyer planlarına göre belirli alanlarda uzmanlaşma fırsatı sunulmaktadır. Öğrencilerimizin, her akademik dönemde danışmanlarıyla en azından iki kere görüşmeleri beklenmektedir. Öğrenciler, uluslararası politika, uluslararası hukuk ve güvenlik çalışmaları, uluslararası ekonomi politik, siyaset ve uluslararası ilişkiler teorileri, Türkiye'de siyaset ve dış politika, karşılaştırmalı siyaset ve bölge çalışmaları başlıkları altında gruplandırılan bölüm içi seçmeli ders rotalarını takip ederler ve küresel yönetim ve kurumlar, kadın çalışmaları, Türkiye ekonomisi ve siyaseti ve Avrupa Birliği çalışmaları gibi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde oluşturulan, programlar arası ortak seçmeli ders havuzlarından dersler alırlar. Bu alanlara ek olarak, öğrencilere, entelektüel donanımlarını ve bilgi birikimlerini geliştirmelerine yardımcı olmak amacıyla, farklı disiplinleri kapsayan üniversite seçmeli ders havuzundan dersler sunulmaktadır. Ayrıca öğrencilerin programı tamamlamadan önce yoğunlaşma alanlarına göre İngilizce dışında en az bir yabancı dil daha öğrenmeleri teşvik edilmektedir.
"Şimdiye kadar dünyanın karşı karşıya kaldığı, pratikteki en önemli sorun ... uluslararası ilişkiler sorunudur – daha açık bir ifadeyle, küresel savaşın engellenmesidir. İkinci sorun ise bu alanda entelektüel ilerleme gerçekleşecekse uluslararası ilişkiler çalışmalarına, söylemi bütün sosyal bilimlerden ve hatta ötesinden çıkacak şekilde disiplinler arası bir nitelik kazandırmaktır."
Kenneth Boulding